21 Aralık 2013 Cumartesi

Seni hikayemin sokaklarında gezdirdim

Artık herşey daha güç olcak biliyorum dedim.Nasıl yani altı üstü tatile geldik büyütüyorsun yine.

Herkesin aşktan aldığı yara izinin nedeni farklı.Ben senle farklı caddelere adım attıkça sen hafızamın kapılarına mancınıkla ,topla, tüfekle, ağır sanayi silahlarıyla saldırıyorsun.Nihai uzakları yaşayacak hikayemizin uzatma dakikalarında ne kadar farklı il ilçe bucak gezersek o uzaklar bana düşman olcak.Sensiz geçemicem o sokaklardan sanki hesap soruluyor gibi çenemi kazağın altına sıkıştırıp , sadece kaldırım taşlarını gören bakış açısı ve senle o sokaktan geçemiyor olmanın yürek acısıyla uzaklaşcam.O gün bu duygular darma dağındı. Sağdan soldan toplayamadım en son nerde çıkardıysam oraya da baktım bulamadım.

Uzaklara verilen 2 günlük arada şehrime geldi.Karayip korsanlarında yıllar boyunca bir gün laneti kırıp yarine kavuşan Orlando gibi hissettim kendimi.
24 saati ne yapsamda doya doya yaşasam tedirginliğinde elinden tutup büyük adaya giden ilk vapura atladım.Gezebildiğimiz kadar gezdik.Her sokakta bir şeyler konuşup hafızaya yüklendik yine.

Geçti o gün.Kışın ortasında sokaklarda geçebilecek en güzel gündü.Dönerken vapurda sigaraları yakıp çayları dipledik. Kendime çekip sımsıkı sarıldım.Kulağına eğilip : kale düştü teslim oluyorum dedim.
Seni hikayemin sokaklarında gezdirdim.


6 Aralık 2013 Cuma

Otur konuşmamız gerekiyor

-Abi hangi kafayla yazıyorsun bunları?

-"Sen bi bok anlamamışsın oğlum , ben kafasızlığımı yazıyorum" diyemiyorum.
-"Bu kız isteme faslında ayakkabıyla evde dolaşan kız taraflarına uyuz oluyorum lan " diyorum onun yerine."Sanki evde tekini bulamadığı için farklı renk çoraplarla gezen bunlar değil, sanırsın anne Massachusetts baba beverly hills li.Kız da bu durumda ender gelişen Osasuna atağı gibi kalmış arada, alakasız.Hayır zile basıyorsun açıyorlar kapıyı, bakıyorsun adamlar ayakkabılı sen de öyle giriyorsun.Bi kemiksiz dilli de çıkıp demiyor; ulan biz beş çayını mı kaçırdık, ne oluyor, neden ayakkabılarla girdik eve ve neden hala çıkarmıyoruz? "

-Evet bak mesela bu da , sen bunu yapıyorsun.Herkesin görüp de makarasını yapacakken araya bişeylerin girip kaynadığı, hala bakir kalmış konuları .....

-"Hacı  borissa dortmund tan arkadaşlar geldi bana müsaade" de diyemedim. Anlattı öyle lafını bölmek gibi olmasın dedim.Ben bi şurdan sigara alıp geleyim.Kafalar çakır keyif olunca ortamdan uzaklaşan adam masaya dönerken anlatacakları geçirir kafasından ya o şekil işte.Kalp kırmadan nasıl anlatırım-ın derdindeydim.

Bazı insanların canı karşısında repliği okuyanın gözünde ki ne yalan söylesem bakışından sıkılır.Sebep başkayken başka nedenlerin söylenerek masadan gidişlerin masada kalanıyım ben.Bazı zamanlar o kafelerden hesabı öderken masayı da alıp eve gidesim olurdu.Babanı vurdum de ama direk söyle.Lafı eğme bükme saklayıp da adabına göre başka bir sebeple söyleme.Baban hasta olabilir deme mesela.

Al sana adabı muaşeret.Lazımsa koy cebine.Şimdi ama bazen'leriniz siz de kalsın.İnsanları kandırıyoruz lan.
Sigarayı aldım.Masaya döndüm.
-Hacı kalkalım mı yarın iş var, erken yatmam lazım.dedim.

Muhabbetinin ......... Ne çekilmez adammışsın sen.Seni kim tanıştırdı lan benimle diyemedim.

-Abi  2 çay istemiştin ama arkadaş gelmedi bardağı alayım istersen .dedi garson

-He sağ ol ya işi çıktı herhalde hemen geliyorum demişti ama. Sen şurdan iki çayı al kardeşim.Hadi iyi akşamlar.


http://www.youtube.com/watch?v=WRiO8Lgn644