2 Ağustos 2019 Cuma

Ben saydım düz 30

Naber lan saf yanım,

Hala bakamıyorsun ha yüzüme, kaldır o sikilesi kafanı hiç değişmez o kafa. Otuzunda şimdi onbeşini hatırla.

Dil bilmezi yazık diye aldığında yanına lise sırasında, o kürt kızının ülkücü sevgilisine bu ve bir kaçı benim peşimde deyişini, bu beyanla tenha bir parka o zamanın iyi arkadaşı tarafından çağırılışını, pamela o zaman  İstanbul üzerine yazılmış en güzel şarkıyla   çıkış yapma niyetinde haliyle. Radyonun sesini çok açtılar civar sokaktan gelmesin diye meraklılar.

Çok dövdüler o gün beni. İstanbul seni hapsetmiş dediğinde çenem kaldırımdaydı. Eksi bir banda kaydettiği anda ağızdan boşalan kan gözüme sıçramıştı da kamerayı ne bok açıya koymuş yönetmen demiştim içimden.

Evde ablam parmağını ağzıma sokup tek tek diş sayarken uyandım. Al işte 30 bu da bir bi tanesi yolda düşmüş. Ayıldım. Tek dişimi avucuma sıkıştırdı. A bu 31 dedi. Diğerini bulamadım dedi. Bi daha parkta uyuma eve gel dedi. Hiç onur zedelemeden durumu öyle iyi idare etti.

O biri hala odamda masa lambamın içinde, ışık saçan akıma yancılık yapıyor, diğeri o parkta kaldı sanırım hangi rapçi daha iyi diğer atıklarla onu tartışıyor.

Ben aynıyım. 29 kaldı birini doktor çekti. Çekmese dökülürdü iyi de etti